Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkileri Nelerdir?

Boşanmanın çocuklar üzerindeki etkilerini anlayabilmenin ilk yolu boşanma sürecinin nasıl yönetildiğine bakmaktır. Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken bazı temel noktalara değinmeden önce bir ön yargının altını çizmekte fayda vardır: boşanma, çocukları mutlak suretle olumsuz etkileyecek diye bir kural yoktur. Bu çocuğunlukla boşanma sürecinin ele alınmasındaki olumsuzluklardan kaynaklanan ve ne yazık ki yaygın olarak kabul gören bir yargıdan ibarettir.

Boşanmanın çocuklar üzerindeki etkisini anlamak için boşanmanın kadın ve erkek arasında gerçekleşen hukuki bir mesele olduğunun öncelikle yetişkinler tarafından anlaşılması gerekmektedir. Bu hukuki sürece tabi ki çocuklar da dahil olacaktır; ancak anne ve baba “eş olarak boşanmak” ile “çocukların ebeveyni olmaya devam etme”nin bu sürecin iki farklı parçası olduğunu kavramaları halinde durum pek çok açıdan kolaylaşacaktır.

Boşanmanın çocuklar üzerinde mutlaka olumsuz sonuçlara yol açacağı inancı birden fazla faktöre dayanmaktadır. Boşanmanın, var olan bir durumun değişmesi sebebiyle stresli bir olay olarak değerlendirilmesi makuldür. Ancak boşanma çoğunlukla aile birliğinin, evdeki huzurun zedelendiği ve bu açıdan çocukların bazı temel ihtiyaçlarının giderilemediği bir ortam oluşturduğundan; çocukların daha huzurlu ve ihtiyaçlarının giderildiği bir ortama geçiş yapmaları anlamında olumlu bir adım olarak da görülebilir.

Çocuklar yaşlarına göre değişmekle birlikte boşanma sürecinde farklı tepkiler verebilirler. Henüz oyun çağındaki küçük çocuklar; içe kapanma, üzüntü, uyku ve iştah promlemleri, huzursuzluk gibi daha kendilerine dönük tepkiler verebilirken daha büyük yaş gruplarında; kızgınlık, söz dinlememe, okul reddi, daha küçük yaşlara dönme, arkadaş gruplarında saldırgan davranışlar gibi daha çok başka insanlarla ilişkili tepkiler verebilirler. Bu tepkilerin normal olduğu, çocuğun yeni duruma uyum göstermesi için araç olabilecekleri anlayışı ile yaklaşmak ebeveynler için durumu kolaylaştırabilir. Süresi ve şiddeti artarsa bir uzmandan destek alınabilir.

Unutulmamalıdır ki boşanma ne kadar stresli bir olay olursa olsun uzun vadeli çalışmalar çocukların iyilik halinin evli/ayrı ebeveynlere sahip olmaktan ziyade fiziksel ve ruhsal olarak ihtiyaçlarının giderildiği bir aileye sahip olmaları ile ilişkili olduğunu göstermektedir.

Boşanma Sürecinde Ebeveynler Neler Yapabilir?

Boşanma Sürecinde Ebeveynler Neler Yapabilir?

Boşanma olup biten bir olay değil; bir süreçtir. Bu nedenle ebeveynler bu süreci başlatmaya karar verdikleri andan itibaren bunu mümkünse çocukları ile onların yaş grubuna uygun bir biçimde anlatmaya başlamalıdırlar.

  • Anne ve baba eğer mümkünse birlikte ve karar verildikten sonra (hayatlarındaki değişiklik başlamadan önce) çocukları karşılarına alıp basit; ancak dürüst bir biçimde boşanma sürecini açıklamalıdır. Boşanmanın çocukların herhangi bir durumuyla ilgili olmadığı, aile olmaya devam edecekleri; ancak anne ve babanın artık eş olarak iyi anlaşamadıkları kısaca açıklanmalıdır. Çocukların mutlaka soruları olacaktır, bunlar ertelenmemeli, uygun bir dille cevaplanmalıdır.
  • Kardeşlerin arasında yaş farkı olması halinde yapılacak açıklama daha büyük çocukları tatmin etmeyebilir. Bu nedenle onlara ayrıca zaman ayırmak faydalı olacaktır. Büyük çocuklar da en az küçükler kadar boşanma sürecinden etkilenebilir. Küçük çocukların boşanma ile ilgili sorumlulukları, büyük kardeşlere yüklenmemelidir.
  • Anne ve babanın süreç boyunca birbirleri ile tutarlı cevaplar vermesi önemlidir. Bu noktada çekirdeki aile dışındaki kişiler de (büyük anne ve babalar, amca, teyze vb.) bilgilendirilmelidir. Anne baba tutarlı olsa dahi diğer aile fertlerinin olumsuz yaklaşımı (“daha kötü aileler de var şükretmiyorlar”, “siz söylerseniz belki boşanmazlar” gibi) çocukların olumsuz etkilenmesine neden olabilir.
  • Mümkün olduğunca rutinleri korumak özellikle ilk zamanlarda önemlidir. Çocuğa bakım veren kişilerin değişmemesi, okula gidiyorsa okulunun aynı kalması, yaşadığı evin değişmemesi gibi faktörler her yaştan çocuk için “yaşamın normal seyrinde devam ettiği” algısını güçlendirecektir.
  • Çocuklara süreç adım adım anlatılmalı ve mümkünse belli sınırlar içinde kendi kararlarını vermesi sağlanmalıdır. Örneğin; anne ve baba ile görüş günlerinin düzenlenmesi, çocuğun bu görüşmeler esnasında nerede ve neler yapılacağına dair söz hakının olması gibi faktörler çocukların kendi hayatlarındaki özerklik algılarına katkı sağlayacaktır.
  • Boşanma sırasında çocukların velayeti çeşitli faktörler göz önünde alınarak bir ebeveyne verilebilir. Bu durum genellikle annede kalmak olarak gerçekleşse bile her durumda çocuğun diğer ebeveyninin hayatının bir parçası olarak kalacağından emin olunmalıdır.
  • Küçük çocuklar kendileri merkezli olmaya eğilimlidirler. Bu sebeple neden sonuç ilişkilerini de kendileri üzerinden kurabilirler. Örneğin, “Ben çok yaramazlık yaptığım için mi ayrlıyorsunuz?” gibi sorular sıklıkla duyulabilir. Bu tür kendine odaklanan soruların çocuğun durumu anlamlandırma çabası olduğu anlaşılmalı ve anne babalar diğer tarafları da suçlamadan durumun çocukla hiçbir ilgisi olmadığını açıkça belirtmelidir.
  • Zaman zaman çocuklar evdeki huzursuzluk ortamının yatışması sebebi ile daha olumlu duygular da gösterebilirler. Ebeveynler bunu “çocuğun boşanmaya sevinmesi” olarak yorumlamamalı ve hiçbir şekilde çocuğun herhangi bir duygusundan utanmasına neden olacak tepkiler vermemelidirler.
  • Mümkün olan durumlarda çocuk okul ya da kreşe gidiyorsa ilgili kurumlar bilgilendirilmelidir.

Yapılması gerekenler kadar yapılmaması gereken bazı noktalar da sürecin sağlıklı olarak atlatılabilmesi açısından önemlidir.

  • Çocuğunuzu ya da diğer ebeveyni suçlamayın. Unutmayın ki evlilik iki yetişkinin sorumluluğunda olan bir şeydir ve iyi ya da kötü sonuçlardan kaç yaşında olurlarsa olsunlar çocuklarınız sorumlu değildir. “Sen iyi ol diye babana bu kadar zaman katlandım.”, “Sen istersen annen eve döner.” gibi cümleler boşanmanın kötü yönetilmesi sebebi ile çocukların zarar gördüğü durumlara örnek verilebilir. Çocuklar, anne  ve babalarının evliliklerinden sorumlu değildir.
  • Çocuklar, anne babalarının duygusal durumlarını sezebilirler. Bu nedenle boşanma süreci her ne kadar zor olsa da zaman zaman çocukların yaşlarını aşan derecede anne ve babalarını teselli ettikleri durumlar yaşanabilmektedir. Çocuğunuzla duygusal olarak karşılıklı destek alıp vermekte bir sorun olmamakla birlikte onların sizin ebeveynliğinizi yapmaları mümkün değildir.
  • Boşanma süreci uzayabilir. Bu gibi durumlarda yeni düzeni kurmak zaman alabilir ve bazen çocuklar bu durumu kullanabilirler. Çocuklarınızın bunu kötü bir niyetle değil; kendilerini regüle etmek (durumlarını düzene koymak)  amacıyla yaptığını hatırlayın. Bu duruma izin vermeyin; ancak duygularını ve kendilerini ifade etmelerini sağlayacak başka yolları birlikte deneyin. Unutmayın çocukların anlayışa olduğu kadar sağlıklı sınırlara da ihtiyaçları vardır.
  • Çocuğunuzu diğer ebeveyne göstermemek, görüşme saatlerini ya da çocuğun ihtiyaçlarını boşanma sürecinde pazarlık aracı haline getirmek, çocuğunuz bunları bilmese dahi büyük zararlara neden olabilir.
  • Çocuğunuzun ortalama yaşamını onu boşanma sürecinden uzaklaştırmak için ekstrem derecede değiştirmeyin. Eğer boşanma öncesinde her hafta sonu bir etkinlik yapmıyorsanız, sıklıkla çocuğunuza hediye almıyorsanız ya da çocuğunuz ders/kurs gibi faaliyetlere sıklıkla katılmıyorsa bunlara başlamak için boşanma süreci doğru bir zaman değildir. Hali hazırda çocuğunuzun hayatında önemli bir değişim olduğunu unutmayın. Daha fazla değişim içeriği ne olursa olsun daha fazla stres getirebilir. Bırakın çocuğunuz kendi sevdiği şeyleri yapmaya devam etsin.
Son Olarak Unutulmaması Gerekenler

Son Olarak Unutulmaması Gerekenler

  • Boşanma her zaman yukarıda bahsedilen ideal süreçlerle gerçekleşmeyebilir. Taraflardan birinin evi aniden terk etmesi, fiziksel veya psikolojik şiddet, aldatma gibi süreçler anne ve babanın süreci planlamasını engelleyebilir. Bu gibi durumlarda anne ve baba çocukları ile oturup durumu konuşamayabilir. Böyle zamanlarda önemli olan noktaları hatırlamaya çalışın. Durum çocuğa dürüstçe ve yaş grubuna göre açıklanmalı, aşırı olumlu ya da olumsuz senaryolardan uzak durulmalı, çocuğun soruları cevaplanmalı ve var olan düzeni mümkün olduğunca korunmalıdır. Bunları yaptığınız sürece çocuğunuzun kendi kapasitesi ile duruma uyum göstermesi oldukça muhtemeldir.
  • Çocukların boşanmadan olumsuz etkilenmeleri çoğunlukla sevgi, güvenlik, özerklik gibi temel ihtiyaçlarının giderilmemesinden kaynaklanır. Bu ihtiyaçların evli bir anne ve baba ile karşılanması ne kadar mümkünse ayrı bir anne ve baba tarafından karşılanması da o kadar mümkündür. Ayrıca çiftin yalnızca evli olması bu ihtiyaçları otomatik olarak karşılamaz.
  • Boşanma yalnızca çocuk için değil, taraflar için de zorlu bir durumdur. Bu süreçte yalnızca çocuğunuza odaklanmak ve sürekli biçimde endişelenmek sizi olumsuz etkileyebilir. Unutmayın, ebeveyn olarak siz iyi olmazsanız çocuğunuza iyi gelmeniz zorlaşır.
  • Kendiniz ya da çocuğunuz için destek almaktan çekinmeyin. Toplumsal ön yargılara karşın araştırmalar önümüzdeki yıllarda boşanan çiftlerin sayısının evlileri geçebileceğini göstermektedir. Bu durumu sağlıklı olarak yürütmek adına destek almakta hiçbir sakınca yoktur. Çocuğunuzu ve sizin mutluluğunuzu medeni durumunuz değil, sürecin sağlıklı oluşu belirler.

Zeynep Meltem Torun
Klinik Psikolog