Siber Zorbalık Nedir? Ne değildir?

Siber zorbalığın ne olduğuna bakmadan önce belki de zorbalığın ne olduğuna kısaca bir bakış atmak iyi olabilir. Zorbalık, aralarında güç dengesizliği bulunanlardan güçlü olanın zayıf olana karşı kasten zarar vermek amacıyla sürekli olarak zarar verici eylemleri tekrarlamasıdır. Bu noktada zorbalık teriminin çoğunlukla çocuklar ve gençler için kullanıldığını hatırlatmak isterim. Doğal olarak zorbalık; akran grupları arasındaki güç tartışmaları, düzensiz olarak ortaya çıkan kavgalar, taraflar arasında birinin diğerine üstünlük sağlayamadığı şiddet içerikli ilişkilerden farklıdır. Çocuklar ve gençler için zarar verici her türlü durum yetişkinler tarafından dikkatle ele alınmalıdır; ancak zorbalığın doğru biçimde fark edilmesi, duruma doğru müdahale için hayati önem taşımaktadır. Zorba ve zorbalık mağduru arasındaki ilişkinin fark edilmesi zaman zaman zor olabilir.

Zorbalığın kısa tanımından sonra siber zorbalığın ne olduğuna geçebiliriz. Yukarıda bahsettiğimiz üst başlığın bir parçası olarak siber zorbalık, güçlü olan birey veya grubun bir başka birey veya gruba yönelik sosyal medya, bilgi ağları; kısacası teknoloji yoluyla zarar verme amacı güden her türlü davranışı olarak tanımlanabilir.

Siber Zorbalık Türleri Nelerdir?

Siber Zorbalık Türleri Nelerdir?

Siber zorbalık, temelde bir psikolojik şiddet türüdür. Siber zorbalar, mağdurun kişisel bilgilerini çalma gibi teknik işlemlerle bunu yapabilirler. Örneğin; sosyal medya hesaplarının şifrelerinin değiştirilmesi yoluyla siber zorbalık mağdurunun kendi hesaplarına erişiminin engellenmesi, e-postalarının çalınması, kişisel bilgilerinin isteği dışında alınarak kullanılması, mesajlaşma servislerindeki konuşmalarına erişilmesi gibi davranışlar ile mağdurun kişisel alanına müdahale edebilirler.

Bir başka tür siber zorbalıkta ise siber zorbalar, mağdura yönelik internet ortamında; iftira, hakaret, alay, çalınan kişisel bilgilerin mağdurun bilgisi dışında ifşası, adlarına sahte hesapların açılması gibi yollarla daha çok çocuk ve gencin kendi akranları arasında küçük düşmesine yönelik davranışlarda bulunabilirler. Bu davranışın, tek bir çocuğun bir grup başka çocuk tarafından çembere alınıp itilip kakılmasından farkı yoktur. Ancak ne yazık ki siber zorbalığın çevrim içi ortamlarda gerçekleşmesi durumu görünmez kılabilmektedir.

Siber Zorbalık Nasıl Fark Edilebilir?

Siber Zorbalık Nasıl Fark Edilebilir?

Siber zorbalığın akran grupları içerisinde yaşanması, siber zorbaların görünürlüğü manipüle etmesi, zorbalığın mağdurunun bunun kendi suçu olduğunu düşünmesi gibi nedenlerle siber zorbalığın fark edilmesi zaman alabilir. Ne yazık ki zorbalığın fark edilmesinde çok geç kalındığı bazı durumlarda yinelenen zorbalığa maruz kalan mağdurun intihar girişimine varan sonuçlar yaşadığı bilinmektedir.

Özellikle Covid-19 pandemisi ile birlikte çevrim içi uygulamalarla olan ilişkimiz yoğunlaştığından çocuk ve gençlerin de bu noktadaki kullanımı artmıştır. Gerek eğitimin online (çevrim içi) ortama geçmesi gerekse sosyalleşmenin günümüzdeki biçiminin sosyal ağlar ve mesajlaşma servisleri üzerinden sağlanması nedeniyle belki de zorbalığın en çok dikkat etmemiz gereken biçimi, siber zorbalıktır.

Siber Zorbalığı Fark Etmek, Önlem Almak ve Zorbalık Halinde Yapılabilecekler

Siber Zorbalığı Fark Etmek, Önlem Almak ve Zorbalık Halinde Yapılabilecekler

Eğer bir yetişkinseniz:

Önlemler Alın!

  • Ebeveyn, öğretmen ya da çocuk ve gençlerden sorumlu herhangi bir kişi olabilirsiniz. Çevrenizdeki çocuk ve gençlerin ne tür uygulama, servis ve sosyal ağları kullanmakta olduğunun farkında olun.
  • Çocuk ve gençleri baskılamaya çalışmayın, katı yasaklar koymayın. Unutmayın, onlar için internet ve sosyal medya sosyalleşmenin doğal bir yoludur. Baskı yalnızca küçüğün bir sorun olduğunda size açılmasını engelleyecektir.
  • Sosyal medya ağlarının  ve sağlayıcıların yaş sınırları için getirdiği araçları kullanabilirsiniz. Örneğin, çocuğunuz belli bir yaş altındaysa Netflix, Youtube gibi hizmet sağlayıcıların ebeveyn filtresinden yararlanabilirsiniz.
  • Sosyal medya, internet ortamı gibi alanlarda kuralları birlikte belirleyin. Bu kurallara siz de uyun. Unutmayın, eğer çocuğunuz için sosyal medya kullanımının saat sınırı varsa sizin için de olmalı.
  • Çocuğunuza güvenli internet hakkında bilgi verin. Kişisel bilgilerini paylaşmaması, anonim kişilere karşı dikkatli olunması, internet ve cep telefonu gibi araçların faydalı olabilecekleri kadar olası zararları da olduğu gibi bilgileri paylaşın. Özellikle ergenlerin zaman zaman sizden bilgili olabileceklerinin farkında olun, sizin onlardan yardım istemeniz de iletişimini kuvvetlendirebilir.
  • Zorbalığa karşı güvenilir kaynaklardan yardım alabilirsiniz. Sizin için bazı kaynakları topladık. Çocuğun ya da gencin yaş grubuna uygun kaynakları onunla paylaşabilirsiniz, ancak yalnızca kaynağı paylaşarak kenara çekilmeyin. Kaynağı birlikte inceleyebilir ya da sonrasında üzerine kısa bir sohbet gerçekleştirerek önlemi pekiştirebilirsiniz.

Unicef / ISOC – TR Çevrimiçi Çocuk / İnternet Yardım

Zorbalığı Fark Edin ve Durdurun!

  • Alınan tüm önlemlere rağmen siber zorbalık yaşanabilir. Bu durumda siber zorbalığın belirtilerini fark edin. Örneğin; artan öfke, içe kapanma, akranları ile iletişimde ve sosyal etkinliklere katılmada isteksizlik, daha mutsuz ya da kaygılı olma gibi bazı davranışlar ve duygular bir süredir devam ediyorsa bunlar siber zorbalığın belirtileri olabilir.
  • Bu durumda çocuk ya da gençle onun yaş seviyesine uygun olarak siber zorbalığı konuşmak ona yardımcı olabilir. Zorbalık mağdurları çoğunlukla zorbalar tarafından manipüle edilmiş olduklarından durumun kendi suçları olduğunu ya da bunu hak ettiklerini düşünebilirler. Benzer biçimde zorbalığa karşı koyamadıkları için utanıyor ve yardım isteyemiyor olabilirler. Onlara bunun yetişkinlerin sorumluluğu olduğunu hatırlatabilirsiniz.
  • Siber zorbalar belli bir özelliği olan kişileri hedef alabilirler. Örneğin: fiziksel olarak belirgin bir durumun var olması zorbaları harekete geçirebilir. Bu özellik günümüz şartlarında standart güzellik anlayışının dışında olmak gibi bir fiziki durum olabileceği gibi yalnızca uzun boylu olmak gibi göze çarpmayan bir durum bile olabilir. Ne yazık ki günümüzde sosyal ağların standart bir görünümü teşvik ettiği bilinen bir gerçektir. Benzer biçimde mağdurun herhangi bir fiziksel ya da psikolojik farklılığının olması da zorbalar tarafından fark edilmesini kolaylaştırabilir. Örneğin, basit bir öğrenme güçlüğü, çocuğun akademik hayatını etkilemese bile zorbalığın konusu olabilir.
  • Çocuk ya da gencin yaşadığı duygu ve davranış değişiklikleri ile siber zorbalık arasında bağlantı kurmasına yardımcı olun. Çoğu çocuk ya da genç üzgün olmalarının, akranları tarafından maruz bırakıldıkları davranışlar olduğunun farkında olmayabilir. Gerekirse uzman desteği alın.
  • Çocuk ya da gencin etrafındaki diğer yetişkinleri bilgilendirin, bu durumun yinelendiğini, çocuk ve gençler arasında her zaman olabilecek sıradan bir durum olmadığını, müdahale edilmesi gerektiğini hatırlatın. Örneğin, bir öğretmenseniz çocuğun ailesini ve okul idaresini durum ve yapılabilecekler konusunda bilgilendirebilirsiniz.
  • Eğer zorbalık davranışları herhangi bir suç unsuru içeriyorsa bunun çocuk ya da gencin rızasını alarak gerekli mercilere bildirin. Unutmayın, zorbalık hali hazırda küçüğün kendi rızasının ve kişisel alanının ihlal edildiği davranışlar silsilesidir. Eğer siz de iyi niyetli olmakla beraber benzer biçimde iradesini yok sayarsanız, bu turum kendi yeterliliğine dair inancını zedeleyecektir. Mümkün olan her basamakta mağdurun kendi yaşına uygun mücadele eylemlerini kendi başına yapmasını destekleyin.

Eğer Çocuk ya da Gençseniz:

  • Siber zorbalığa kendinizin ya da bir başka akranınızın maruz kaldığınızdan şüpheleniyorsanız durumu ertelemeyin. Tekrar eden, sizi küçük düşürme amacı taşıyan, rızanızın olmadığı akran davranışları konusununda bilgi edinin.
  • Zorbalığı fark ettiğinizde zaman kaybetmeksizin miümkünse kişiyi engelleyin, zorbalığın gerçekleştiği çevrim içi ortamdan uzaklaşın, şikayet edin ve bu durum küçük bir olay olsa bile güvendiğiniz yetişkinle paylaşın.
  • Durumu zaman kaybetmeden güvendiğiniz yetişkinler ile paylaşın. Unutmayın, size güvenli alanlar sağlamak çevrenizdeki sorumlu yetişkinlerin görevidir. Yalnız olmadığınızı hatırlayın.
  • Uzun süreli olarak siber zorbalığa maruz kalmak size kendinizi mutsuz, beceriksiz, yetersiz hissettirebilir. Fiziksel ya da psikolojik olarak yetersiz olduğunuzu düşünebilirsiniz, zorbaların haklı olduğuna ikna olabilirsiniz. Bazen kendinizi soyutlamak ya da kendinize zarar vermek gibi davranışlarda bulunabilirsiniz. Bunların sizin karakterinizin bir parçası olmadığını, uzun süren kötü davranışlar neticesinde yaşadığınız belirtiler olduğunu hatırlamaya çalışın. Gerekirse uzman desteği almaktan çekinmeyin, unutmayın zorbalığın suçu size değil zorba olana aittir.
  • Eğer size ait bazı bilgiler, mesajlar, görüntüler isteğiniz dışında paylaşılmışsa bu bir suçtur. İçeriği utanmış hissetmenize neden olabilir. Yine de yetişkin desteği alarak gerekli mercilere başvurmaktan çekinmeyin.
  • Siber zorbalar durumu olağanlaştırabilir. Bu nedenle siz de bazı işaretleri gözden kaçırma ya da kanıtları yok etme eğiliminde olabilirsiniz. Zorbalığın kanıtlarını saklayın, içeriklerinden çekinmeyin. Örneğin, konuşmayı sizin başlatmış olmanız zorbalığı haklı kılmaz.
  • Zorbalar dikkatinizi çekmek ister, sizi bunun için kışkırtabilirler. Onlara tepki vermedikçe agresifleşebilirler. Yanıt vererek onların davranışlarını pekiştirmeyin. Buna hakkınız olduğunu aklınızda tutun.
  • Siz de zorba olmayın. Hepimiz olumsuz duygular hissedebilir ve bazen bu duyguların asıl kaynağı yerine daha kolay bir yere yönebiliriz. Daha sessiz, arkadaş canlısı ya da zaten sorunlu olduğunu düşündüğünüz birine olumsuz duygularınızı yöneltmeyin. Bunu yapmanız için sizi teşvik eden arkadaşlarınız olursa (Örneğin, bir başkasyla alay etmemeniz halinde sizi dışlayacaklarını söyleyebilirler) onlardan uzak durun. Bir başkasına zorbalık yapıldığını görürseniz göz yummayın. Kalabalık içerisinde tek başınıza sesinizi çıkartabilirseniz, o sırada yeterince güçlü hissetmeyen biri için en büyük yardımı yapmış olabilirsiniz.

Zeynep Meltem Torun
Klinik Psikolog