Kariyer yolculuğu, eğitim hayatındaki zorluklar ve diğer sosyal baskılar, anlık üzüntülere neden olup bunalım hissettireceği için, her seferinde biraz daha gergin, stresli veya endişeli olabilirsiniz. En sevdiğiniz anların keyfini çıkarmanızı engelleyen, yorucu bir umutsuzluğa kapılmışsanız, duygularınıza daha yakından bakmanın zamanı gelmiştir.
Ulusal Ruh Sağlığı Enstitüsü’ne göre yetişkinlerin yüzde 7’sinin klinik depresyon yaşadığı tahmin edilmektedir. Bu hastalığın en yaygın belirtisi derin bir umutsuzluk hissi olsa da her bireyi farklı şekilde etkileyebilir. Depresif olan herkes aynı türde semptomlara maruz kalmaz ve yoğunluk seviyesi kişiye ve kişinin psikolojik durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterir.
Öte yandan üzüntü yaşamak, zorlu süreçlerden geçen herkes için normal, insani bir tepkidir ve üstesinden gelinebilir. Bu duygu aynı zamanda depresyonun küçük bir parçası olduğu gibi depresyon yaşayan herkes üzüntü içerisinde olmayabilir.
Peki bu iki durumu birbirinden nasıl ayıracağız? Gelin bu ayrımı ve önemini biraz daha yakından inceleyelim. En az iki hafta boyunca aşağıdaki semptomlardan herhangi birini yaşıyorsanız, Ulusal Ruh Sağlığı Enstitüsü’ne göre depresyonda olabilirsiniz;
Konsantrasyon Eksikliği
Son teslim tarihlerinin, verilmiş sözlerin veya rutin işlerin parmaklarınızdan kaydığını ve bulanık göründüğünü fark ederseniz, bu bir depresyon belirtisi olabilir. Yoğunlaşmak, hatırlamak ve karar verme zorluğu, zihninizin üzüntü verici düşüncelerle meşgul olmasının bir sonucu olabilir. Odaklanılmayan düşünceler, bazı garip ve karakterinizden uzak davranışlara ve kararlara yol açacaktır.
İştah ve / veya Kilo Değişimleri
Depresyonun bir diğer belirtisi yoğun iştah kaybı olarak karşınıza çıkar. Yemek yemeyi ya da yemek pişirmeye ilgi duymayı bırakıyor veya kendiniz için yiyecek bir şeyler hazırlamayı unutuyor olabilirsiniz. Aynı zamanda, açlığınız aşırı ölçüde artarak tam tersi bir durum da yaşıyor olabilirsiniz.
Yoğun Endişe ve Korku Duygusu
Panik ya da endişeli olma hissi, olası depresyona dair başka bir ipucudur. Hayatınızdaki yeni gelişmelere yönelik normal bir endişeden daha fazlasını yaşıyorsanız kendinizi dikkatlice dinleyin ve gözlemleyin. Korku, aşırı kalp atışı, terleme ve uyku problemleri gibi fiziksel belirtilerle sonuçlanabilecek sürekli paniklemiş düşüncelere sahip olabilirsiniz.
İsteksizlik Halinin Hayatınızın Pek Çok Alanına Yayılması
Belki de her Cumartesi gecesi sinemaya ya da tiyatroya gitmeyi dört gözle bekliyor veya en sevdiğiniz hatıralarınızla ilgili fotoğraflarınızı biriktiriyorsunuz. Ancak bir gün bunları yapmak için yeterli motivasyon veya arzuyu kendinizde tam olarak bulamayabilirsiniz. Bu isteksizlik hali, anormal bir ölçüde seyreder ve hayatınızdaki en temel davranışlara sıçrayarak süreklilik kazanırsa, kırmızı alarmı duymak gerekir: Depresyon, size bir zamanlar mutluluk ve heyecan veren durumlara karşı sizi duyarsızlaştırıyor!
Bu semptomlar, olası depresyon belirtilerinin sadece küçük bir görüntüsüdür. Günlük yaşamınız ve hayatınızın akışı sürekli olarak sizi umutsuzluğa iten belirtiler tarafından kesintiye uğruyorsa, farkındalığınızı arttırmanız gerekir. Depresyon bir zayıflık veya kişilik kusuru değildir, üstesinden gelinebilir. Depresyon yaşadığınızı düşünüyorsanız, profesyonel destek almayı ihmal etmeyin!
